0312 476 61 44-45

GüncelBlog

AVRUPA BİRLİĞİ İLE TAM ÜYELİK YOLUNDA İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ

Avrupa Birliği ile tam üyelik görüşmelerinin başladı

Avrupa Birliği ile tam üyelik görüşmelerinin başlamasından sonra birçok alanda olduğu gibi iş dünyamız için de önemli değişiklikler meydana geldi. Yeni kavramlar ve sistemler oluşmaya başladı. Dünya ve Avrupa ülkeleri arasında iş kazaları ve buna bağlı ölüm, yaralanma, iş saati kaybı gibi istatistiklerde yıllardır ilk üç sırada olan Türkiye’nin uzun ve zorlu bir yolu var.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile İş Kanunu’ndan ayrılarak başlı başına bir kanun haline gelen düzenlemelere dönem dönem yönetmelikler çıkarılarak eklemeler yapılmakta. Çok aktif bir iş yaşamına sahip ülkemizde geri bildirimler ve yaşanan olaylar neticesinde çıkan ihtiyaçlarla beraber Torba kanun olarak bilinen, “İş kanunu ile bazı kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılmasıyla bazı alacakları yeniden yapılandırılmasına dair” 6552 sayılı kanun 10.9.2014 tarihinde kabul edilerek, 11.9.2014 tarihli Resmi Gazetenin mükerrer sayısında yayınlanarak yürürlüğe girdi. Torba yasayla, 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği yasasınında bazı düzenlemeler yapıldı :

 

 “Belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olmayan ancak 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri işverenleri veya işveren vekili tarafından Bakanlıkça ilan edilen eğitimleri tamamlamak şartıyla işe giriş ve periyodik muayeneler ve tetkikler hariç iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yürütebilirler” cümlesi eklenmiş,

“Bu Kanun kapsamında alınması gereken sağlık raporları işyeri hekiminden alınır. 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli işyerleri için ise kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden de alınabilir.” denilerek esneklik getirilmiştir. 

Madde 17 ile  10’dan az çalışanı olan az tehlikeli sınıf işverenleri veya vekilleri, Bakanlığın düzenlediği eğitimleri tamamladıkları takdirde; iş güvenliği hizmetini kendileri verebilecek. 2016 içinde İş yeri hekimi, İş Güvenliği Uzmanı hizmeti almak zorunda kalacak olan küçük işletmeler için yapılmış olan bu düzenleme ile işverenin hem maddi olarak rahatlaması hem de gerekli eğitimleri alarak devamlı kontrole tabi olması kolaylığı sağlanmış olacak.

 

Aynı şekilde önceki  kanun kapsamında: çalışanlar için  alınması gereken sağlık raporları işyeri hekiminden alınır ifadesi yerine “10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli işyerleri için ise kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden de alınabilir” hükmü getirilmiştir.  Böylece  10’dan az çalışanı olan az tehlikeli işyerlerinde, işe girerken alınacak olan sağlık raporlarının devlet hastanelerinden veya aile hekimlerinden alınabilecektir.

16.madde ile 6331 sayılı Kanunun 6.maddesinin birinci fıkrasının (a)bendinde değişiklik yapılmış ve “işyeri hekimi ve “ ibaresinden sonra gelmek üzere “on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde” ibaresi eklenmek suretiyle, “diğer sağlık personeli” çalıştırması zorunlu işyerleri olarak on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri kapsama alınmıştır. Böylelikle on kişiden az çalışanı olan bütün işyerlerinde diğer sağlık personeli çalıştırma zorunluluğu kaldırılmış, diğer sağlık personeli çalıştırma zorunluluğu, on çalışandan fazla olan çok tehlikeli işler için sınırlandırılmıştır.

 

İş Sağlığı ve Güvenliği haricinde bu torba yasa ile çalışma hayatının birçok alanında sektör temsilcilerinin öneri ve eleştirileri doğrultusunda yenilikler getirildiği görülmektedir.

Bazı önemli  değişikliklere kısaca bakacak olursak ;

 İşverenler yardımcı işlerle işin teknolojik ve uzmanlık gerektiren bölümlerini alt işverene verebilir. İşin bir bölümünü alt işverene veren asıl işveren, alt işverenin işçilerinin ücretinin ödenip ödenmediğini kontrol etmekle yükümlü olacak. Asıl işveren alt işveren işçisine ödenmeyen ücretini ödemekle yükümlü tutulacak. Bunun için işçinin başvurusu aranmayacak. Asıl işveren resen ücret ödeme incelemesi yapacak.
• Maden yeraltı işlerinde haftalık çalışma süresi 1.1.2015 tarihinden itibaren 36 saate indirilecek. Yeraltındaki günlük çalışma süresi 6 saati aşamayacak. İşveren, zorunlu neden veya olağanüstü haller hariç fazla çalışma yaptıramayacak. Yeraltı işlerinde çalışanların fazla çalışma ücreti normal çalışma ücretinin % 100'ünden az olamayacak
• Asıl işverenin alt işvereni değişmiş olsa dahi aynı işyerinde çalışan işçinin izin süresi toplam çalışma süresine göre belirlenecek. Alt işverenin işçilerine izinlerini kullandırıp kullandırmadığından asıl işveren de sorumlu olacak.
• Yer altı maden işlerinden linyit ve taş kömürü çıkarılan işyerlerinde çalışan işçilere ödenecek ücret asgari ücretin 2 katından az olamayacak.
• Çok tehlikeli sınıfta yer alıp 10 ve üzeri işçi çalıştıran işverenler işyeri hekimine ilave diğer sağlık personeli çalıştıracak veya hizmet alacak. Az tehlikeli sınıfta yer alıp 10 kişiden az çalışanı olan işverenler Bakanlıkça ilan edilen eğitimi tamamlarsa İSG hizmeti verebilecek. 10 çalışan sayısının belirlenmesinde çırak ve stajyerler dikkate alınmayacak.
•Az tehlikeli sınıfta yer alan ve çalışan sayısı 10'dan az olan işyerlerinde çalışanlar sağlık raporlarını kamu hastanelerinden, üniversite hastanelerinden veya ve aile hekimlerinden alabilecek.

Ev hizmetlerinde çalışanlar zorunlu sigorta kapsamından çıkarılarak, 1 Nisan 2014 tarihinden itibaren aynı kişinin evinde 10 günden az çalışması olan kadınlar zorunlu sigortalı sayılmayacak. Bunların sigortalılıkları % 2 KVK primi ödenerek sağlanacak.
Başkasının bakımına muhtaç ağır engelli çocuğu bulunan  kadınlara prim ödemelerinin dörtte biri oranında yıpranma primi verilecek ve verilen yıpranma primi emeklilik yaşından düşülecek.
• Maden yer altı işlerinde çalışan ve yıpranma hakkından yararlanmak için fiilen çalışılması gereken süreler, yıllık izin, sıhhi izin, hafta tatili, ulusal tatil, bayram tatili, genel tatil günleri ile eğitim, kurs, iş öncesi ve sonrası eğitim sürelerini de kapsayacak.
• SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığı sigortalısı olarak tescil yapıldıktan sonra doğum yapan kadınlar 3 çocuğa kadar, her çocuk için 2 yıllık süreyi borçlanabilecek. Sigortalı olmadan önce yapılan doğumlar için borçlanma yapılamayacak.
Tüp bebek için 2 olan deneme süresi 3 denemeye çıkarıldı.. Tüp bebek için katılım payı 1. denemede % 30, 2. denemede % 25, 3. denemede ise % 20 oranında olacak. Harp Malulleri, 2330 kanun kapsamından malullük aylığı alanlar, bunların eşi, vazife malullerinden başkasının bakımına muhtaç olanlar ve bunların eşleri tüp bebek için katılım payı ödemeyecek.
Ev hizmetlerinde çalıştırılan kadın sigortalının çalışma süresinin 10 günden fazla olması halinde, sigortalıyı çalıştıran ev sahibi sigortalının bildirimini E-Bildirge sistemi dışında matbu bir form ile de yapabilecek.
Ev hizmetlerinde 10 günden az çalıştırılan kadınlar için % 2 oranındaki sigorta primi ev sahibi tarafından ödenecek. Ev hizmetlerinde 10 günden az çalıştırılan kadınların sigortalılık tescili, çalışmanın geçtiği ay sonuna kadar çalışan ve çalıştıranın imzasını ihtiva eden bir form ile SGK'ya yapılacak.
• Ev hizmetlerinde çalışan kadın sigortalıların iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle ölmesi halinde hak sahiplerine bağlanacak iş kazası gelirine ait peşin sermaye değeri ev sahibine rücu edilemeyecek.
• Bu kapsamda sigortalı olan kadınlar 30 gün prim ödeyince sağlıktan yararlanacak. 60 günden fazla prim borcu bulunan sağlık hizmetinden yararlanamayacak.

Soma Maden Kazasında Şehit olan sigortalıların SGK'ya borcu varsa terkin edilecek. Soma Maden Kazasında Şehit olan sigortalıların dul eşi, yetim çocukları, anne ve babasına aylık bağlanması için 5 yıl sigorta 900 gün prim şartı aranmayacak. Soma Şehitlerinin anne ve babasına ölüm aylığı ve iş kazası geliri bağlanmasında 'asgari ücretin altında gelirin bulunması' ve 'SGK'dan emekli maaşı alınmaması' şartı aranmayacak.
• Soma Maden Kazasında Şehit olan sigortalıların eş ve çocuklarından biri, eşi yoksa kardeşlerden birisi, Kamu işyerlerinde sınav şartı aranmaksızın istihdam edilecek.
• Özelleştirme sonucu iş akdi sona erip Kamu Kurumlarına nakil hakkı olmayan işçiler, emekli olma hakkını kazanacağı süreye kadar Kamu Kurumlarında 4/c statüsünde istihdam edilebilecek.

Yapılmış ve yürürlüğe girmiş bu düzenlemeler haricinde kamuoyu tarafından tartışılmakta olan önemli bir konunun da  Meclis gündemine geleceği beklenmektedir.

Halihazırda İş Güvenliği Uzmanları ve İşyeri hekimlerinin ücretleri Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri tarafından  karşılansa da, fili olarak hizmet alan işveren bu maliyeti yüklenmektedir. Kısaca kendi denetimini yapmak için işveren ücretini vererek bu profesyonelleri çalıştırmakta, bu da denetimin sağlıklı olabilmesini kuşkulu kılabilmektedir.

İşveren karşısında denetim görevini bağımsız olarak yapabilmesi için bu profesyoneller için önerilen ve Çalışma Bakanlığı’nın gündemine alması beklenen çözüm şudur ;

Tehlike sınıfı ve çalıştırdığı işçi sayısına göre işverenden alınacak zorunlu bir katkı payı ile oluşturulacak İSG fonunda paranın toplanması ve İSG profesyonellerine maaşlarının bu kanal ile ödenerek belli bir özerkliğin sağlanması.

 

Bu çözümün detaylandırılarak ve bizim eleştiri ve önerilimizi de dikkate alarak yapılması halinde oldukça faydalı olabileceğini düşünüyorum.

 

Sağlıklı  mutlu  ve kazasız bir iş yaşamı diliyorum.

 

 

Kerem BİLİCİ

B Sınıfı İş Güvenliği Mühendisi